27 Ocak 2010

MİGRENLE İLGİLİ

Pazartesi günü migrenle ilgili birşeyler yazmıştım.Şimdi migreni tetikleyen gıdalardan bahsetmek istiyorum.
Bir araştırma yapılmış ve migrenli hastaların kanında bazı gıdalara karşı hassasiyet gösterdiği görülmüş.Süt,peynir,şeker migren ağrısını tetikleyen yiyecekler arasında yer aldıgı görülmüş.Baharatlar,çekirdek,fındık,ceviz,deniz ürünleri,nişasta,gıda katkıları,sebzeler,meyveler,şeker ürünleri,yumurta,süt ürünleri,salatalar,mantar,maya ve et bunlar da migreni tetikleyen gıdalar arasında yer alıyor.Tabi her besin her migren hastasında aynı etkiyi göstermiyor.

Migreni olanlar için faydası olur inşallah.Tabi siz yinede doktor kontrolünde olmaya çalışın.Migreninizin ne aşamada oldugunun önemi yüksek.

18 Ocak 2010

GÜZELLİK VE BAKIM İÇİN BİR KAŞIK ZEYTİNYAĞI YETER



Çogumuzda hazımsızlık,tansiyon,romaztimal gibi rahatsızlıklar vardır.Şimdi size basit bir çözüm önerisinde bulunuyorum.Tabi benim için de...

1 kaşık zeytinyağı ile kabızlık,hazımsızlık,yüksek tansiyon,ağrı,romatizma,oruç tutanlara o kadar iyi geliyorki.

Sabahları aç karnına 1-2 kaşık zeytinyağı içmek kabızlığa iyi geliyor.Benim gibi kabızlık çekenler için ideal olsa gerek.Sahurda bir çorba kaşığı zeytinyağı içmek safra kesesi ve bağırsakları rahatlatıyormuş.Ben yeni öğrendim.Oruç tutanlar için faydalı olacağını düşünüyorum.

Birde bakım için zeytin yağından bahsedelim.
Beyaz dişler için dişlerinizi zeytinyağıyla çalkalayın.Sızma zeytinyağı ve avokado hamuru kuru ciltler için idealdir.Kırışıklıklara karşı haftada iki kez gece yatmadan önce zeytinyağı ile limonu karıştırıp uygulayın.İnanın iyi gelecektir.Cildi nemlendirmek için kalın tuzla karıştırılmış zeytin yağını yüzünüze masaj yaparak uygulayın ve sonrasında sıcak suyla durulayın.
Doğal bronzluk içinde saf zeytin yağını vücudunuza ve yüzünüze uygulayın.Ne çok severiz bronzlaşmayı öyle değil mi?Kırılan tırnaklara akşamları 5-10 dakika zeytinyağı uygulayın.Nasır sorununuz var ise sarımsak ile zeytin yağından elde edeceğiniz karışımı nasırın üzerine sürün.Nasıl basit çözümler değil mi?Her eve genelde zeytinyağı giriyor.Kendi bakımımız içinde neden kullanmayalım?

17 Ocak 2010

GÜZELLİĞİN ASIL SIRRI SODA MI?

 
Sodanın ana maddesinin sodyum bikarbonat oldugunu biliyoruz.Artık günümüzde sadece sağlık için değil güzellik için de kullanılmaya başlandı.Mesela onunla dişlerimizi beyazlatabiliriz ya da saçlarımızı parlatabiliriz.

Büyüklerimizden bizden daha iyi bilirler ki sodyum bikarbonat çok iyi bir temizleme maddesi,suyu yumuşatır,koruyucu maddedir.Temizlik alanında çok etkili oldugunu biliyoruz.Mutfakta,banyoda,zeminlerde vs.

Dişleri beyazlatmak için ultra,mega,süper kokulu,tatlandırıcı ürünleri almayın.Diş etlerine zarar vermekten kaçınmakta fayda var.

YAĞLI SAÇLAR VE CİLT İÇİN LOSYON OLUŞTURMAK İÇİN

2 çorba kaşığı sodyum bikarbonat,3 çorba kaşığı yulaf ezmesi,1/4 çay fincanı doğal yoğurtla karıştırıp yulaf ezmesinin hafif kabarmasını bekleyin.Sonra bu karışımı saçlarınıza ve cildinize uygulayın.Durulamadan önce 60 saniye bekleyip durulayın.Yoğurt cildi ve saç derisini besler.

Saçlarınızın ışıl ışıl olması için bu formülü denemekte fayda var.Saçı her zamanki gibi şampuanlayıp avucunuza bir miktar sodyum bikarbonat alıp sert bir biçimde masaj yapınca saçlarınızı kirden tamamen arındırmış olursunuz.Saçlarınızı duruladıktan sonra istediğiniz saç kremini uygulayabilirsiniz.

PUDRA




                                                    
                                                                                                                                                                    

Geçenlerde kendime yeni bir pudra almaya karar verdim ve paraya da kıymaya hazırdım.Tekin acar'a gittim.Resmini gördüğünüz pudrayı aldım.Fiyatı 21 tl.Süngeri var.Artık çogu pudra,fondötenin belki aynası
var ama aynasının olması herzaman avantaj tabiki.Gittiğiniz her ortamda ayna ihtiyacınız oldugunda rahatlıkla kullanabilirsiniz.İçinde süngerinin olması pudrayı kullanmak için yanınızda özel olarak pudra fırçası veya süngeri taşımanız gerekmiyor.Tenime uygun bir renk aldım tabikide ne bir ton açıgı ne de bir ton koyusu çünkü renk farklılıkları sizi daha güzel göstermekten çok daha farklı görünmenizi sağlar.Cildinizin solgun gözükmesine, mumya gibi görünmenize neden olur.Pudrayı kendime daha dün uyguladım hatta bloguma eklemek için pudra sürmeden önceki halimi ve pudra sürdükten sonraki halimi çektim.Ama kendi kendimi çekmeye çalıştıgımdan kaşım gözüm kaymış gibi geldi.O yüzden ekleyemedim.


 

10 Ocak 2010

D VİTAMİNİ VE BAĞIŞIKLIK

En çok ihtiyacımız olan vitaminlerden biri D vitaminidir.Nedeni ise çok fazla yiyeceklerde bulunmuyor ve en fazla D VİTAMİNİ'ni güneşten alıyoruz.Ve sadece çocukların ihtiyacı değil yetişkin ve yaşlıların da bu vitamine ihtiyacı var.Her gün en az 20-30 dakika güneş ışınlarından faydalanmamız gerektiği söyleniyor.D vitamini ihtiyacını karşılamak için  bu vitaminle zenginleştirilmiş  süt ve süt ürünlerini tüketmek kendimize yatırım yapmamız demektir.Süt ve süt ürünlerini biliyoruzki en başta kemik erimesi gibi hastalıkların önüne geçmemiz açısından da önemli.En az C vitamini kadar önemli oldugu ortada.Demirden zengin gıdaların başında kırmızı et geldiğini biliyoruz.Balık ve tavuk etindeki siyaha yakın koyu renkli kısımlarda da demir daha bol oldugu söyleniyor.Belki ekonomik anlamda bu ürünleri alamasakta maddi gücümüzün yettiği oranda her ay belli bir miktar tüketmemiz gerek ve bence fast food yerine bu gıdaları tüketmek sağlıgımız için daha faydalı oldugu kaçınılmaz oldugu bir gerçek.Sizce?

Gıdaların vitamin eksikliğini önlemek için buharla pişirme,gıdaları mümkün oldugunca kavurmadan,kısa süreli pişirme önem taşıyor.Doğal yollardan gıdalardan vitaminleri almamız için maydonoz,dereotu,havuç gibi gıdaları çiğ yememiz gerek.Hem sogan,havuç gibi yiyecekleri kavurmak aynı zamanda kanserojen maddelerin ortaya çıkmasını sağlamış oluyoruz.

4 Ocak 2010

BİTKİSEL ÇAYLAR,OTLAR

2010'a sonunda kavuştuk.Umarım yılbaşı geceniz güzel geçmiştir.Herkesin yeni yılı 2009'dan daha güzel geçmesi temennisiyle bahsetmek istediğim konuya bir giriş yapsam iyi olcak galiba.

Bitkisel çaylardan bahsetmemin nedenlerinden biride benim kendi rahatsızlıgımdan dolayı.Kasım 2009'da enfeksiyonel rahatsızlıklarım vardı.Doktora gitmiştim fakat herhalde yeterli olmadıgından geçen ayda rahatsızlıgım biraz devam etti ve geçen ay havaların soguk olmasından da çok fazla üşütmüştüm.Bir de karnımın ağrısı,şişliği eklenmişti.Adet düzenimi bile etkiledi.İlk önce kullandıgım ilaçlar sonrada üşütmem,birazda stresten olsa gerek çok etkilendim.Bu nedenle ne yapsam diye araştırmaya başladım.Isırgan otu tohumu ve civanperçemi diye aktarlarda satılan 2 ürün öğrendim.Isırgan otunun enfeksiyonlara iyi geldiğini biliyordum fakat bilmediğim okadar çok faydası varmışki...

ISIRGAN OTU:Bağışıklık sistemini geliştirip enfeksiyonlara iyi geliyor.Hücre yenileyici özelliği var.Prostat'a iyi geliyor.Kan seviyesini düzenliyor.Romatizma ve ekrem ağrılarına iyi geliyor.İdrar söktürücü özelliği var.Tümörlerin gelişimini engelliyor.Ödem çözücü,kan yaptırıcı,demir eksikliğini giderici,baş ağrısına,güçsüzlük ve bitkinlik hallerine,tüm alerjik rahatsızlıklara,egzamaya,ergenlik sevilcelerine karşı iyi geliyor.

CİVANPERÇEMİ:Mide rahatsızlıklarına,hazımsızlıga,öksürüğe,soguk algınlıgına,adet düzensizliğine,menopoz öncesi ve sonrası çekilen rahatsızlıklara iyi gelir.Sinirleri kuvvetlendirir.Ateşi düşürür.Kızamıga iyi geliyor.Nefes yollarına iyi gelir.Kalp atışlarını düzene sokar.Kullanımı:Sabah,öğlen,akşam yemek öncesi yarım saat önce 1 fincana yarım tatlı kaşıgı eklenip 10 dakika beklenip içiliyor.Tadı biraz acı oldugundan ben biraz balla karıştırıp içiyordum.

Sağlıklı günler sizinle olsun...